10.7 C
İstanbul
Cuma, Aralık 6, 2024

Rusya’nın Arktika Politikası (Bölüm I)

GİRİŞ

Rusların tarihine bakıldığında Kuzey’e yönelik ilgisi çok eskilere dayanmaktadır.  Özellikle 9.yy da Kiev Devleti’nin kuruluşuyla Rusların Kuzey’e yönelik ilgisi daha da artmıştır. Bu ilgi zamanla devlet politikası haline gelmiş ve bölgeye yönelik keşifler her geçen gün hız kazanmıştır. Bu açıdan bölgeye yönelik yapılan ilk keşiflerin Ruslar tarafından yapılması şaşırtıcı değildir.

Arktika Bölgesindeki topraklar; Rusya, Kanada, ABD ve İskandinav Ülkelerinin birbiriyle mücadelesine neden olmuştur. Küresel Isınmanın bir sonucu olarak buzların erimesiyle ortaya çıkan boş alanı ülkeler elde etmeye çalışmakta ve bu hedeflerini gerçekleştirmek adına çeşitli politikalar izlemektedir.

Devletlerin izledikleri politikalar tamamen birbirlerine üstünlük kurmak ve çıkar sağlamak amaçlıdır. Bu da uygulanan politikaların ekonomik çerçevede olduğunun, yani insani boyutun düşünülmediğinin kanıtıdır. Bu durumdan en çok etkilenenler ise kuşkusuz Arktika bölgesinde yaşamını sürdüren yerli halklar ve diğer canlılardır.

Arktika’ya sınırı olan devletlerin bu bölgede hak talep etmeleri, anlaşmazlıkları da  beraberinde getirmiştir. ABD, Danimarka, Kanada, Norveç ve Rusya bu bölgede hak iddia eden belli başlı ülkelerdir. Bu anlaşmazlıkların içinde  Norveç ve Rusya arasında yaşanan olaylar öne çıkmaktadır.

Rusya ve Norveç arasındaki anlaşmazlığın konusunu, 175 bin kilometrekarelik alan oluşturmaktadır. Anlaşmazlığın büyük bölümünü Barents Bölgesi oluştururken, bu bölgede varlığı ispatlanmış petrol rezervleri bulunmaktadır.

Arktik’e kıta sahanlığı olan devletler  arasında yaşanan anlaşmazlıklar özellikle Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin (BMDHS) 8. maddesi olan “İç Sular” başlığı altında toplanmıştır. Beş sınırdaş devlet, Kanada, Rusya, Amerika, Danimarka ve Norveç, karasularının genişletilmesini talep etmiştir. Arktik’in paylaşılamamasının başlıca nedeni ise burada yatmaktadır.

Buzulların erimesiyle ortaya çıkacak fırsatları ele geçirmenin ve buna bağlı olarak oluşacak problemleri engellemenin tek yolunun Arktik Bölgesine sahip olmak olduğunu düşünen beş ülke politikalarını bu amaç çerçevesinde geliştirmektedir. Rusya’da bu ülkeler arasında yer almakta ve  Arktik Konseyi içerisinde alt çalışma grupları ile çıkarların gözetilmesine önem vermektedir.

Rusya Arktik bölgesi üzerinde toprak talebi olan devletlerden biridir. Bu doğrultuda Kanada, İsveç gibi diğer Arktik ülkelerinin tepkisine sebep olan birtakım askeri girişimlerde bulunmuştur. Bu durum Arktik Konseyi aracılığıyla sorunların çözümünü destekleyen Rusya’nın inandırıcılığını kaybetmesine neden olmaktadır.

1550 Sonrası Rusya’nın Kuzey Politikası

1. Arktik Bölgesinin Tanıtımı ve Tarihi

Dünyada ki birçok eski kültürde dünyanın şekli tepsiye benzetildi. Ancak eski Yunan Filozoflar özellikle Pisagor bu düşünceden farklı olarak M.Ö 6.yy da dünyanın küre şeklinden söz etmeye başladı.M.Ö 4.yy da var olan Pisagor okulunun temsilcileri olan Ecphantus ve Hicetas dünyanın kendi etrafında döndüğünden bahsederek Kutup noktalarının yeryüzünün kesiştiği noktalar olduğunu belirtti.[1]

Böylece “Kuzey Kutbu” terimi Dünya’nın yüzeyinin kesiştiği nokta olarak ilk kez kullanılmaya başlandı.“ PolusArcticus” terimi 14.yy a kadar kullanılmaya devam edildi.[2]

2.Rus Devletinin Kökenleri

Bir ülkenin kökeni, tarihte yaşadığı olaylar ve bununla bağlantılı olarak oluşturduğu politikalar incelenirken o ülkenin isminin nereden geldiğini ve geçmişte nasıl anıldığını bilmek gerekmektedir. Çünkü köklü geçmişe sahip olan ülkeler eski kültürlerini ve buna bağlı olarak ta politikalarını bu doğrultuda şekillendirebilirler.

Rus adının menşei(Rus’, hem ülke hem de halk ismi olarak) , oldukça tartışmalı bir konudur. Seçkin filolog ve tarihçilerden oluşan bir ekol, güneyde Ros adının erken dönemdeki varlığını hiçe sayarken, aynı zamanda Rus adı ile olan bağlantısını da reddetmektedirler. Bu grubun ortak kanısı ise Rus adının Finlilerin İsveçlilere verdikleri Ruotsi’den türediği, dolayısıyla Rus adının Güney Rusya’ya kuzeyden ithal edildiği şeklindedir.[3] Farklı düşünceler öne sürülerek Rus kimliğini farklı tanımlayan tartışmalar olsa da asıl üstünde durulması gereken konu Kuzey’de ciddi bir politika izleyen Rusya Devleti’nin isminin bile kuzeyden gelmiş olmasıdır.

İsveçliler, 750 yılı civarında Güney Rusya’ya indi ve burada daha sonra adlarını alacakları Ruslarla karşılaştı. Esas itibariyle, Antlar gibi İrani bir kavim olan Ruslar da tıpkı onlar gibi yavaş yavaş Slavlaştı.[4]

9.yy da Kiev Devleti’nin kuruluşuyla Kuzey’e yönelik ilgi başladı. Rusların tarihini anlatan “ ThePrimaryChronicle ” kitabında anlatılan bir bilgiye göre Perm ve Pechora şehirleri Ruslar için Kuzey Bölgesini önemli kılan unsurdur. Yine kitapta anlatılana göre 9.yy da bu bölgeye Kürkler için başlayan ilgi, bugün dünyanın gözünü diktiği bir alan haline gelindi. 9.yüzyıldan sonra Avrupa Rusya’sının Kuzeyi kürkler için iyi bir Pazar haline geldi.[5]

İlk Rus Kağanlığı, uluslararası ticaretin bir kısmını aynı sosyolojik ve ekonomik işlevleri taahhüt eden, sürdüren ve ifa eden, Hazarlar ve İdil Bulgarlarının ellerinden aldı. Rusların kontrolüne giren bu ticaretin ana maddesinin, Kuzey Rusya ormanlarından getirilen kıymetli kürkler olduğu görülmektedir.[6]

1000 yılına gelindiğinde, Ruslar, kuzeyde Fin Körfezi ve Ladoga Gölü’nden, güneyde Aşağı Tuna, Azak Denizi, Hazar Denizi ve Karadeniz’e; doğudan batıya doğru ise Don nehrinden bugünkü Macaristan sınırlarına kadar uzanan devasa bir coğrafya da varlıklarını sürdürmekteydi. Fakat 1000-1200 yılları arasında bu saha sürekli tahribata maruz kaldı.[7] Önemli bir coğrafi büyüklüğe ulaşan Rusların dış baskılara maruz kalması olağan görülmektedir. Bu saldırılar devamlı bir şekilde arttı ve Rusları tehdit etti.  Ancak Rusların ilerleyişi son bulmadı.

Kuzey ve Kuzeydoğuda, Rus ilerleyişi devam etti ve kendilerine Beyaz Deniz, Arktik Okyanusu ve Ural dağlarının kuzey kısımlarına ulaştıran yeni bölgeleri işgal ettiler.[8]

1050-1250 yılları arası Rusya Prenslerin kendi içlerinde parçalanması sonucu Prenslerin birbirleriyle olan çekişmelerine sahne oldu. Bu çekişmeler Prensleri çeşitli uygarlıklarla da işbirliği yapmaya itti. Bu bağlamda etkileşim içerisin de olduğu uygarlıklardan olan Grekler ‘in Rus politik yaşamında önemli etkileri oldu. Rus Prensleri arasında ki bu çekişmeler devam ederken Ruslar için daha önemli bir sorun meydana geldi ve uzun yıllar Rusya’yı etkileyecek olan Moğollar ortaya çıktı.

3. Rusların Kuzeydeki İcraatları

1500’lü yıllarda yavaş yavaş Kuzey Buz Denizi’ne ilerleyen Rusların faaliyetleri 16.yy.a gelindiğinde keşifler şeklini almış ve zamanla bölgeye yönelik araştırmalar artmıştır.

Rusların bölgeye yönelik ilk çalışmaları 16.yy a dayanmaktadır. Rus kâşifler Atlas Okyanusu’nu Büyük Okyanus’a bağlayan bir kuzey geçidi bulmanın hayalini kuruyorlardı, fakat önlerinde büyük bir engel vardı: Kuzey Kutup Bölgesi’ndeki suları kaplayan buzlar.[9]

1300 yıl gibi erken bir zaman da, tuzakçılar ve avcılar Ural dağlarının kuzey eteklerini aşarak Kuzey Kutbu yakınlarındaki Aşağı Ob çanağına ulaştılar. 1500’lerin sonların da ise Ruslar Orta Ural sahasındaki Perm bölgesinden Sibirya’ya girdiler. Yine aynı yüzyılda, IV. İvan zulmünden kaçan bir grup Novgorodlu’nun gemi temin ederek Kuzey Buz Denizi yoluyla Alaska’ya ulaştıklarına dair bazı kanıtlar mevcuttur.  Avrupa Rusya’sının kuzeybatı ucunda Rus balıkçılar Kuzey Buz Denizi kıyılarını keşfetmeye devam ederlerken, birkaç Rus keşişi de Laponlara Hıristiyanlık vaazları vermekteydi. 1533 tarihinde, Norveç sınırları civarındaki Petsamo Körfezi’nde bir Rus manastırı inşa edildi.[10]

1525 yılında DmitriGerasimov ( Rus Diplomat) SevernayaDvina’danOb’akadar olan bölgenin haritasını çıkardı. Harita, Rusçada”Basseyin” (Okyanus havuzu) tabiriyle anılan okyanus kıyılarındaki denizleri de kapsamaktadır.[11]

1550 yılına gelindiğinde Ruslar siyasi bütünlüğünü sağlamak için ilk adımları attı.

Çar IV. İvan, Kazan ve Astrahan hanlıklarını istila etmeyi başardı ve böylelikle Volga civarının tamamını hâkimiyet altına aldı. Yüzyıllardır güney ve güneydoğudaki verimli topraklardan mahrum bırakılmış olan Ruslar, artık değişen koşullardan faydalanmaya çalıştılar ve “vahşi bölgeler” e doğru göç etmeye başladılar.[12]

İlk Rus kâşifler Sibirya’nın ve Büyük Okyanus’a kadar uzanan bölgelerin her köşesini keşfetmeyi hedeflediler. Sadece 60 yıllık bir dönemde (1581-1641) Ural Dağları’ndan Büyük Okyanus’a kadar geniş bir alanı keşfettiler. Hemen hemen aynı dönemde Kazaklar Kuzey Buz Denizi’ne Sibirya’nın ırmaklarından geçerek ulaştılar. Sibirya’yı Rus toprağı ilan ettiler ve Sibirya’nın kuzeydoğu kıyısı boyunca ticaretin gelişmesine öncülük ettiler. 1648’de Rus gemileri ilk defa, sonradan Danimarkalı denizci VitusBering’in adının verildiği Bering Boğazı’ndan geçti.[13]

1595’te Sibirya Orduları Kuzeyde “Poluy” nehrine kadar gitmiş ve “Ob” nehrinin başlangıcı olan noktada Dünya’nın ilk Arktik Circle içindeki şehrini kurmuşlardır. Şehir eski adıyla Obdorsk yeni adıyla ise Salehard olarak bilinmektedir.[14]

15-16. yüzyılda gümüş madeni zenginlik ve para biriminin gücünü simgelemekteydi. Yani Moskova’ya dâhil edilen Pechora gibi bölgeler sadece siyasi değil ekonomik olarak ta önemli oldu. Pechora da gümüş madeninin yanı sıra bakır da bulundu. Ancak bakır madenleri kısa sürede tüketildi.  Ayrıca bölgede 17.yy. da tuz fabrikaları kurularak doğal zenginlikler değerlendirildi.[15]

3.1. Pechora Bölgesi

Pechora, Ural Dağları’nın kuzey batısında, kuzey denizi ile buluştuğu noktaya yakın olan “Komi” arasında ki bölgededir. Bölgenin ortasından, bölgeye adını veren Pechora Nehri uzanmaktadır. Nehrin kollarından olan Uhta’nın kuzeyinde, “İjma” da Rus tarihinin ilk petrolü bulundu. I. Petro bölgedeki gelişmelerle yakından ilgilendi ve elde edilen petrol örneklerini ST. Petersburg’a getirerek analiz ettirdi. Ancak I. Petro’nun bölgeyi geliştirmek için yeterli zamanı olmadı ve 1725 yılında öldü. Her şeye rağmen Pechora Bölgesine yapılan yatırımın ana nedeni petrol rezervleridir. Pechora Bölgesinde petrol yataklarının bulunması daha eski tarihlere dayanmaktadır. 15.yy. da bölgede yaşayan Aborjinler petrole “GoruchayaVoda” yani “ Yanıcı Su” demekteydiler.[16]

Bu bilgilerden yola çıkılarak Pechora gibi kuzey coğrafyasındaki şehirlerin doğal zenginlikleri Rusların kuzeye olan ilgilerinin artmasına neden oldu.Ruslar bazen siyasi baskılar bazense ekonomik şartlar nedeniyle çok eski tarihte Kuzey Buz Denizi’ne ulaştı ve bu bölge de faaliyet gösterdiler. Bu açıdan Rusların Kuzey Buz Denizi ile tanışıklığı çok eski tarihlere dayanmaktadır denilebilir.

3.2. 17. Yüzyıl Gelişmeleri

Kuzey Kutup Bölgesini keşfetme hedefi 17.yy da ortaya çıktı. Bilimsel anlamda Kutup noktası ve manyetik alan gibi çalışmalar yapılırken ticari anlamda ise ana hedef Avrupa’dan Çin’e giden en kısa yolu bulmaktı.

1648 de Tüccar FödorPopov ile Kazak atamanı SeymonDezhnev’un öncülündeki denizci grubu Çukçi Yarımadası’ndan geçerek Pasifik Okyanusu’na ulaştı.[17]

1686-1688 yılları arasında İvan Tolstouhov’un ticari seferi Taymır Yarımadası’nı batısından doğusuna geçti.[18]

17.yy da Kutup noktasına ulaşma çalışmalarına dair bir efsane ortaya çıktı. Efsaneye göre” Kutup Günleri”[19] boyunca Kuzey Kutup Noktasına giden bölgede buzların ortadan kalktığı bir rota ortaya çıktı. Bu bilgilerden esinlenerek İlk keşif denemesini 1607 yılında İngiliz denizci Henry Hudson tarafından yapıldı. Keşfin finansal desteği Ruslarla yakın ticari ilişkileri olan İngiliz şirketi “MuscovyCompany” tarafından yapıldı. Hudson, Doğu Grönland’a yolculuğunda buzlar nedeniyle daha fazla ilerleyemedi ve gidebildiği en son nokta olan 80o 23 ya kadar gidebildi. Yine efsanelerden yola çıkarak Rus bilim adamı Michael Lomonosov, teorik olarak kutup noktasına gidilebilecek bir yol olduğunu kanıtladı. Efsanelerden yola çıkarak güçlü rüzgârların Spitzberg’in kuzeyinin yer değiştirdiğini ve kutup noktasına ulaşılabilecek bir rota olduğunu ortaya çıkardı.[20]

Tüm bu bilimsel gelişmelerin yanında Rus siyasi yaşamında köklü değişiklikler yaşandı. 17.yy da ilk Rus imparatoru, I. Petro çocukluğundan beri denizcilikle ilgilendi aynı ilgisini Rus İmparatorluğuna yansıttı. I. Petro her zaman Rus İmparatorluğu sınırlarından deniz yoluyla dünyaya açılmanın planlarını yaptı.

1697 yılında Rus kâşif Vladimir Atlasov, Sibirya’yı geçerek Kamçatka’ya ulaştı.[21] Bu yarımada Pasifik Okyanusu’nda güneye doğru bir çıkıntı oluşturarak Ohotsk Denizi’ni Bering Denizi’nden ayırır.[22]

1693’te Petro ilk kez Beyaz Deniz üzerinde bir şehir olan Arhangelsk ziyaret etti. Burada yabancı gemi tersanelerinden gözlemlediği sistemin aynısının kurulmasını emretti. Bunun sonucunda kısa bir süre sonra gemicilik endüstrisi Arhangelsk’te başladı. Yani Arhangelsk şehri Petro tarafından rastgele seçilmedi. Şehrin seçilme nedenleri olarak bölgede gemicilik ustalarını kolay bulmak, ormanların fazlaca olmasından dolayı odun ihtiyacını kolay karşılamak gösterilebilir. Aynı zamanda şehrin ve Beyaz Denizin Rus komşularından uzakta olması ve Beyaz Denizin tamamen Rus denizi olması büyük bir etkendir. Bölgenin bir başka avantajı ise Baltık denizine gidilebilecek liman olması ve Baltık ile olan ticari ilişkilerin geliştirilmesi fırsatıdır. Ayrıca Beyaz Denizden Baltık’a olan yolculuğun zorlu şartları denizcilerin eğitilmesinde bir avantaj olarak görüldü.[23]

3.3. Birinci ve İkinci Kamçatka Seferleri

Aralık 1724 tarihinde I.Petro kuzeyden gelen analiz sonuçlarını ve denizcilik hayallerini gerçekleştirmek için kuzeye bir sefer kararı alarak ilk adımı attı. I. Kamçatka Seferi’nin amacı kuzeyde Pasifik ve Arktik Okyanusunun keşfidir. Aynı zamanda bu sefer Rusların bilimsel keşiflerinin ilklerindendir. Seferin ana amacı ise Asya’dan Amerika’ya bir bağlantı olduğu ile ilgili kanıt bulmaktır. Seferin komutanı VitusBering II. Kamçatka Seferinin yapılması konusunda önerilerini sundu. Sefer St. Petersburg’dan 1725’te yola çıkarak Okhotsk’da 1727 de tekrar aynı iki şehirden dönüş yapılarak son buldu.[24]

1728 yılında Danimarkalı Vitus J. Bering, Rus Çarı Büyük Petro adına yaptığı keşif yolculunda Kamçatka’nın doğusunda Bering Boğazını keşfetti.[25]VitusBering, Asya ve Amerika’nın iki ayrı kıta olduğunu keşfeden ve Alaska’nın batı kıyılarının haritasını yapan ilk kişidir ve böylece bilime büyük katkıda bulunuldu. O, bu keşif için yaşamını feda etti. VitusBering, daha sonra kendi adına ithafenBering Adası adı verilen adada öldü ve oraya gömüldü.[26]

VitusBering’in II. Kamçatka Seferi önerisi olumlu sonuçlandı yani I.Petro’nun ilk seferden beş hafta önce ölmesi Rusların kuzeye olan ilgilerini kaybolmasına neden olmadı. Rusların yaşadıkları taht kavgalarına rağmen II. Kamçatka Seferi( Büyük Kuzey Seferi) düzenlendi. VitusBering, AlexeyChirikov ile birlikte bu seferi yönetti. Seferin amacı ilk seferden sonra Sibirya’nın doğusuna ulaşmak ve Amerika’nın batısına geçmekti. II. Kamçatka Seferi 3000 kişinin dolaylı yollardan dâhil olduğu tarihteki en büyük keşif seferlerinden biridir. Bu seferde Alaska, Aleutian Adaları, Kumandan( Commander) Adları, Bering Adaları, birçok kıyı kesimi ve Kuril Adaları keşfedildi ve Japon bölgelerine kadar ilerlendi.[27]

Bering’in komutasındaki yaklaşık 1.000 kişilik mürettebat 1733’le 1743 arasında yedi grup halinde Rusya’nın Kuzey Kutup Bölgesi ve Büyük Okyanus kıyılarını incelemek için yola çıktı. Gemileri defalarca buzların arasına sıkıştı ve birçok denizci öldü. Yine de bu seferler sayesinde Kuzey Kutup Bölgesi kıyısının neredeyse tümünün haritası çıkarıldı. Elde edilen veriler, örneğin deniz derinliği ve buz miktarı hakkındaki bilgiler ile deniz haritaları sonraki denizcilerin çok işine yaradı. Tüm bu seferlerde kullanılan gemiler ağaçtan yapıldı. Fakat Bering’in girişiminde, bu gemilerin Kuzey Deniz Rotası için hiç uygun olmadığı açıkça görüldü.[28]

1778’de İngiliz kâşif James Cook yapılan gemilerin Kuzey Deniz Rotası için hiç uygun olmadığını anladı ve Cook o sene Bering Boğazı’ndan geçip batıya gitmeye çalışırken yolunun buzlarla kapanmış olduğunu gördü. Finlandiya asıllı Nils Adolf Erik Nordenskiöld bu geçitten bir buharlı gemiyle ancak 100 yıl sonra geçebildi.[29]

Bu dönemde yapılan keşifler dönemin şartlarının elverişli olduğu oranda gerçekleşti. Çok eski tarihler de Rusların buraya yaptığı keşiflerin acı sonuçları oldu veinsan kayıpları da yaşandı.

4. 18. Yüzyıl Gelişmeleri

1732 yılında Rus, MikhaelGvozdevAlaskayı keşfetti.[30]1738-1739 yıllarında Kaptan Martin Shpanberg tarafından yapılan bir seferde ilk defa LesserKuril Zincirini( Shikotan ve Habomai Adaları) genel Rus haritasına eklendi. Böylece bölgedeki 40 Kuril Adası haritaya eklendi. Adalarda, üzerinde ‘Rusya’ya Ait alan’ yazılı haç işaretleri bulundu. [31]

1741-1742 yılları arasında ÇelüskinTaymir Kuzey kıyısını araştırıp belgeledi ve böylelikle Asya’nın Kuzey ucunu ortaya çıkardı. Bu bulgu 100 yıl sonra ölümsüzleştirildi. 1843 yılında Asya’nın bu kuzey noktası Çelüskin Pelerini olarak adlandırıldı.[32]

Michael Lomonosov’un bilimsel çalışmaları ve Spitzberg adalarının kuzeyinin sert rüzgârlarla yer değiştirdiğini ispatlaması üzerine II.[33] Katerina, Amiral VasiliyChichagov’u 1765-1766 yıllarında iki kere kuzeye gitmesi için görevlendirilmiş ancak Chichagov 80o 30dan daha kuzeye gidememiştir.[34]

1773 yılında İngiliz ConstantineFipps kuzeyde 80o 48 e kadar gidebildi.[35]

18.yy boyunca 17.yy da başlayan Kutup Keşiflerine olan ilgi devam etti.I.Petro ve II. Katerina dönemleri arasında Ruslar birçok taht kavgasına ve isyanlara şahit oldu.I. Petro’nun Ruslara bıraktığı donanma geleneği II. Katerina dönemine kadar ilerleme kaydedemedi. II. Katerina döneminde de yenilikler ve keşiflerden çok toprak genişletme politikası izlendi. Bu dönemde 518.000km2’lik bir alanı Rusya topraklarına katmayı başardı.[36] Ayrıca Güneyde Osmanlı Devleti Batıda Lehistan gibi ülkelerle mücadele edilmiş toprakların büyük bir kısmı bu ülkelerden kazanıldı. Kırım ‘da bu dönemde Rusya topraklarına dâhil oldu.

5. 19.Yüzyıl Gelişmeleri

1820-1824 yılları arasında Ferdinand Vrangel ve FödorMatüşkinKolıma’nın ağzından Kolüçinskaya defnesine kadar uzanan kıyıları araştırıp haritalandırdı ve bu bölgede sürüklenen buzlar üzerinde eşsiz bir tur yaptı.[37]

1821-1824 yılları arasında FödorLitke Novaya Zelmya’nın kıyılarını belgeledi ve Beyaz Deniz’in kıyılarındaki birçok yerin haritalandırılmasına yardımcı oldu. Bu seferi “1821-1824 yıllarındaki Arktik Okyanusu’nda dört kat yolculuğu” isimli kitabında anlattı. 1899 yılına gelindiğinde Ruslar Kuzey Deniz Rotası için çalışmalarını geliştirip Buzkıran inşa ettiler.[38]

Buzkıran bir kanalı veya bir limanı tıkayan buzları kırmak ve seyire elverişli bir geçit sağlamak için özel olarak inşa edilen ve donatılan gemilere verilen addır. Çok sağlam bir gemi olan buzkıran kaşık adı verilen çok güçlü baş bodoslamasıyla buz üstüne çıkıp buzu ağırlığıyla parçalamaktadır.[39]

İlk buzkıranlar 19. yüzyılın sonlarına doğru Finlandiya ve Rusya’da yapıldı. O zamanın en önemli buzkıranı Rus amirali Makarov’un planlarına göre 1898’de inşâ edilen “Ermak” adlı buzkırandır. Bu geminin deplasmanı (taşırdığı suyun hacmi) 7900 ton, uzunluğu 97 m ve makinaları 9500 beygir gücündedir. Nükleer enerjiyle çalışan ve daha sonra inşâ edilen “Lenin” adlı Sovyet buzkıranı ise 44.500 beygir gücündedir. Bir başka Sovyet buzkıranı ise 75.000 beygir gücündeki “Arktika”dır. Bu nükleer gemi Barents Denizinden yola çıkarak 7 günlük bir seyirden sonra 17 Ağustos 1977’de Kuzey Kutbuna vardı. Gemi bu seferi yapmak için 4 metreye varan buz tabakalarını aşmak zorunda kaldı.[40]

19.yy’ın başat güçlerinden İngiltere ve İngiliz kâşifleri çalışmalarıyla ön plana çıkmaktadır. Ayrıca Amerika, Norveç, İtalya, Kanada ve daha birçok ülke Arktik bölge ile alakalı çalışmalara başlattı. 1827 yılında William Parry 82o 45 e kadar ulaşmış ve bu yüzyılın rekorunu kırdı. Aynı zamanda ekipte bulunan James Ross ileride kutup manyetik alanı ile ilgili çok önemli çalışmalar yaptı. [41]

1875 yılına gelindiğinde George Nars 83o 20 e kadar ulaştı.Nars’ın çalışmasından 3-4 yıl sonra 1879’da Amerikan George De Long ve mürettebatı trajik bir şekilde Vrangel Adalarına ulaşmak üzereyken, Jannette (bulundukları gemi) buzların arasına sıkıştı. 21 ay boyunca buz kütlesi ile birlikte Kuzeybatıya sürüklendiler ve 1881’de buzların sıkıştırması sonucu gemi battı. Geminin parçaları 77o 15 noktası civarında bulundu. Mürettebattan sadece 14 kişi kızaklarla Yeni Sibirya Adalarına ulaşarak kurtuldu. Mürettebatın geri kalanı -De Long da dâhil- öldü. Ancak Jeanette’in görevi henüz bitmedi. 1880’lerin sonunda parçaları bulunan geminin bölgeye akıntı ile ulaştığı varsayılır ve Norveçli KâşifFridtjof Nansen, Fram adlı gemi ile akıntıyı da kullanarak 86o 14’ e kadar gidebildi. [42]

Teknolojinin gelişmesi ve daha önceki tecrübelerin birikimiyle her geçen gün gemiler Kutup Noktasına ulaşmaya daha da yaklaştı. 1899’da İtalyan Prens Luigi Amedeo 86o 34’ e kadarPole Star (Kutup Yıldızı) adlı gemi ile ilerleyebildi. Ayrıca bu dönemde İngilizcede ‘Farthest North’ terimi ortaya çıktı ve kullanımı yaygınlaştı.[43]

6. 20.Yüzyıl Gelişmeleri

1908 yılında FrederikKuk iki Eskimo ile Kutup Bölgesine ulaştığını duyurdu ancak bunu ispatlayamadı. Aynı şekilde Robert Perry de ulaştığını duyurdu dört Eskimo ve bir Afro-Amerikan da ulaşmasına rağmen ispatlanamadı.[44]

Rusların Arktik Bölgeye olan ulusal ilgilerinin korunmasındaki ana başarı Vladimir Rusanov’un seferleridir. Onun keşifleri ve çalışmaları –Novaya Zemlya’nın keşfi bunlardan en önemlisi- Rusların bölgedeki hak taleplerine birçok kez dayanak oluşturdu. 1909-1911 yılları arasında yapılan Novaya Zemlya’nın keşfedildiği sefer Norveç’in bölgeyi ortak kullanım alanı olarak ilan etmesini engelledi ve Rus topraklarına kazandırdı. Böylece doğal kaynaklar(özellikle mermer kömür ve diyabaz) bakımından zengin topraklar Rusanov’un seferleri sayesinde Ruslarda kaldı.[45]

1910-1915 yılları arasında “Arktik Okyanusu Hidrografik Seferi” düzenlendi. Bu sefer esnasında Dezhnev pelerinden Lena nehrinin ağzına kadar hidrografik bilgiler toplandı.[46]

Kutup Noktasına ulaşma hedefinin hat safhaya çıktığı bir dönemde elbette bölgedeki ev sahibi konumunda Ruslar kendilerini görmekteydiler. Dönemin Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Joseph Stalin.III. Aleksander ve II. Nikolay’ın aksine kuzey ile ilgili çalışmalara önem verdi ve kuzeyde gemi üretimi için Molotovsk şehrinin kurulmasını sağladı.[47]

Stalin bu dönemde Arktik Bölgede bulunan Murmansk ile Cape Dezhneva arasını Rus Bölgesi ilan etti.Stalin Arktik Bölge için ‘Arktik Bizim Bölgemizdir!’ dedi. Daha sonraları bu açıklama Dünya Kamuoyunda çok dikkate alınmadı ancak protesto eden de olmadı. Çünkü o dönemde Arktik Okyanusunun kimseye bir yararı olmadığı düşüncesi hâkimdi.[48]

Dönemin keşiflerine bakıldığında Kutup çalışmalarında Ruslar için bir ‘Stalin Motivasyonu’ olduğu söylenebilir. 1912- 1914 yılları arasında George Sedov Rusların Kutup Noktasına ilk keşif denemesini yaptı ancak çok iyi hazırlanılamadığından ‘Michael Suvorin’ adlı botunda iki kış geçirmek zorunda kaldı. Zor şartlarda altında kalan Sedov hastalanmış Rudolf Adalarına yakın bir yerde hayatını kaybetti.[49]

10 Mart 1921 yılında Lenin “ Yüzer Bilimsel Deniz Araştırmaları Enstitüsü” nün kurulmasına ilişkin kararnameyi imzaladı. Bu enstitünün çalışma alanı Arktik Okyanusu olarak belirlendi. 1923 yılından 1933 yılına kadar Arktik Okyanusu’nun kıyılarında ve adalarında 19 polar radyo-meteorolojik istasyonu kuruldu. Birkaç yıl sonra Rusya, Kuzey Kutbu araştırmaları alanında bir lider pozisyonuna ulaştı.[50]

1930-1940 yılları arasında “G.Sedov” , “Krasin” , “Sibiryakov” ve “Litke” isimli buzkıran gemileri ile çok cesaretli seferler düzenlendi. Bu seferleri yönetenler OttoŞmidt, RudolfSamoyloviç, Vladimir Vize ve Vladimir Voronin idi. Bu dönemde Kuzey Kutbu üzerinden ilk uçuşlarda gerçekleştirildi. Yan Nagurskiy  l9l2 de ilk Arktika seferi  ilk yapmış pilottur.[51]

1932 yılında NikolayZubov ilk defa Franz Josef topraklarını kuzeyden geçmiştir.[52]

21 Mayıs 1937 tarihinde Kuzey Kutup Noktasına 30 Km uzaklıkta IvanPapanin önderliğinde hava yolu yardımıyla Kuzey Kutup Bölgesinde ilk bilimsel araştırma istasyonu kuruldu. Okyanus bilimcilerden Peter Shirshov, meteoroloji uzmanı olan EvgeniyFedorov, RadistEarnestCrenkel ve IvanPapanin bu istasyonda 9 ay boyunca araştırma yaptırlar. Grönland’ı 2850 km geçerek Grönland’ın batısına ulaşabildiler.[53]

Severnıy Polüs-1’ adlı ilk istasyon Arktika’daki buzlara 1937 yılında yerleştirildi.[54]

23 Nisan 1948’te Kutup Noktasına şüphe olmaksızın ‘ Yüksek Enlem Seferi’ yani Severnıy Polüs-2 adlı sefer düzenlendi. Kotelny Adasından havalanarak 16:44 Moskova saati ile Severny Polüs-2 seferinin mürettebatı neredeyse 90o 00 00’’ noktasına iniş yapıldı. İki gün boyunca bölgede araştırma yapan AleksanderKuznetsov ve mürettebatı 26 Nisan 1948’te geri döndü.[55]

9 Mayıs 1949 tarihinde iki Sovyet paraşütçü VitaliyVoloviç ve Andrey Medvedev Kuzey Kutbuna atlayış gerçekleştirdi.3 Ağustos 1958’e gelindiğinde ise Nautilus isimli ABD denizaltısı Kutup Noktasına ilk ulaşan gemi oldu ancak yüzeye çıkamadı. 7 Mart 1959 ‘da ABD gemisi “Skate” adlı gemiyle Nautilus’un yarım kalan görevini tamamladı, yüzeyi de görebildi. 17 Temmuz 1962 tarihinde SSCB’nin denizaltısı “Lenin’sKomsomol” kutup noktasına ulaştı.[56]

20.yy’ın ikinci yarısından itibaren Kutup Noktasına ulaşmak hayal olmaktan çıktı ve kutuplarla ilgili çalışmalara bireysel olarak da rastlandı. Kutup Noktasına, nükleer güçle çalışan “Arktika” adlı Sovyet buzkıran gemisi 17 Ağustos 1977’de Kuzey Kutbuna su yüzeyinden ulaşan ilk gemi oldu.[57] 1978 yılında NaomiUemura isimli Japon gezgin Kutup Noktasına tek başına Ealsmir Adalarından kızak yardımıyla ulaşan ilk insan oldu.[58] Kutup Noktasına kayak ile Sovyet Kaşifi Dmitry Shparo 16 Mart-31 Mayıs 1979 arasında 77 gün boyunca 1500 km geçerek ulaştı.[59]

31 Aralık 1958’de YuriPrkin adlı dalgıç Kutup Noktasında ilk defa daldı ve 15 metreye kadar inebildi.[60] 22 Nisan 1998’de bir diğer Rus dalgıç AndreyRoshkov tüple dalma denemesinde 50 metreye ulaşmaya çalışırken hayatını kaybetti.[61]24 Nisan 1999’da ise uluslararası bir ekip tarafından aynı dalış başarılı şekilde gerçekleştirildi.[62]

6.1. Gorbaçov’un Murmansk Girişimleri

1980’lerin ikinci yarısından itibaren uluslararası ilişkiler büyük değişimlere sahne oldu. SSCB ile batılı ülkeler arasında Soğuk Savaş yıllarının sonuna gelindi ve dünyadaki gerginlik azalmaya başladı. Gorbaçov’un ülkesinin içinde bulunduğu ekonomik zorlukların farkında olması ve çözümün her geçen gün daha da zor olacağını ön görmesinden dolayı Murmansk girişimlerini başlatmasıyla Soğuk Savaş’ta sona gelindi.

Murmansk girişimleri Ekim 1987’de Arktik Bölge ile ilgili ekolojik ve siyasi anlamda birçok değişimi beraberinde getireceği sinyallerini verdi. Gorbaçov konuşmasında Arktika ile ilgili çalışmalarda ekolojik, siyasi, askeri ve bilimsel anlamda tüm devletleri iş birliğine ve bilgi-tecrübe paylaşımına davet etti. Bu davet her ne kadar Arktika konusu ile ilgili olsa da uluslararası ilişkilerde Soğuk Savaş’ın sonunu getiren “Zeytin Dalı” olarak görülebilir. Murmansk girişimi için Finli araştırmacı LassiHeininen tarafından “modern siyasal sisteme geçişte ivme kazandıran ilk adım” olarak nitelendirildi.[63]

Gorbaçov konuşmasında tüm tarafları silahsızlanmaya, bölge halklarına ve kaynaklarına sahip çıkmaya davet etti. Nükleer çalışmalarla ilgili radyasyondan korunma ve nükleer silahsızlanma hedeflendi. Ayrıca bilimsel olarak işbirliği, bilgilerin değişim ve paylaşımı, bölge fauna ve florasının korunması ve bölge kaynaklarının ortak gelişimi ve kullanımı konusunda işbirliğine davet etti.[64]

Gorbaçov’a göre bu öneriler Kuzey Kutbuna barışı getirecekti. V.M.Kotlyakov ve V.E. Sokolov, Gorbaçov’un konuşmasının dinlediğinde daha çok ekolojik konularla ilgili olduğunu savundular. Bu ikili konuşmanın genel olarak ekolojiyi ve doğayı kötü gidişattan kurtarmayı amaçladığınıbelirttiler.

Bu çalışmaların sonucu olarak Haziran 1991’de Kuzey Flora ve Faunasını Koruma Deklarasyonu Arktik sekizli tarafından imzalandı.[65]Aynı zamanda konuşmada önerildiği üzere Kuzey Buz Denizinden yabancı gemilerin geçişine izin verildi. Batı Devletleri ve Ruslar arasındaki bu yumuşama Rusların ekonomik zorluklarından da etkilenerek Arktik Bölgedeki çalışmalarda azalmaya neden oldu.[66]

Arktika’da 1991 ile 2001 yılları arasında Rus yüzer istasyonu yoktu. (Sovyet istasyonu olan “SevernıyPolüs” 1991 yılında kapatıldı). Ayrıca bu alanda bu zaman içinde bilgi toplayan hiçbir Rus bilim insanı da yoktu. Rusya’nın içinde bulunduğu zayıf ekonomik durumu başarılarla dolu bilimsel araştırmalarını gerçekleştirildiği 50 yılı aşan döneme ara verilmesini gerektiriyordu. Sadece 2001 yılında yeni yüzer “SevernıyPolüs” isimli istasyon geçici olarak açıldı.Günümüzde Arktika’da Rusya’nın katılımı ile 10’dan fazla uluslararası sefer çalışmaktadır.[67]

7.      2000’li Yıllardan Sonra Rusya’nın Arktika Politikası

7.1.              Siyasi ve Askeri Hedefler

Beş Arktika devletinden Rusya için Arktika Bölgesi stratejik bir öneme sahiptir. Tarihsel bir güç olan Rusya, fiziksel konumunun sonucu olarak Kuzey Kutbu ile ilgili konularda baskın bir güçtür.[68]

1926’da Sovyet yönetimi tek taraflı bir kararla Arktika bölgesi ile birlikte yeni devlet sınırlarını çizmek için bir araya geldi, Sovyetler Birliği Kuzey Kutbu ile Bering Boğazı ve Kola yarımadası arasındaki 5842 km²’lik bölümde hak iddia etmeye başladı. Hak iddiaları sonucunda Rusya Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesini onaylandı.[69]

Bu sözleşme onaylandıktan sonra Rusya Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin 76.maddesine dayanarak kıta sahanlığını genişletmeye çalışmaktadır.[70]

1982’de imzalanan BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin 76. maddesine göre, jeolojik bulgularla kanıtlanabilmesi koşuluyla, kıyıdaş bir ülkenin kıta sahanlığının kıyıdan itibaren 200 deniz milin ötesine değin uzatılarak  “Münhasır Ekonomik Bölge” (MEB) olarak ilan edilebilmesi mümkündür. Rusya Arktik bölgesine dönük toprak taleplerinde ilgili sözleşmenin bu esasını temel almaktadır.[71]

Bu konuda çalışmalar yapan Rus uzmanlar 2001 yılında bu konuyla ilgili dosyayı BM Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Komisyonuna sundular ancak deliller yeterli görülmedi ve ülke uluslararası toplum tarafından kınandı. Söz konusu kınama eyleminde Rusya’nın petrol ve doğalgaz açısından zengin Lomonosov ve Alfa-Mendeleyev Dağ Sırtları üzerinde hak talep etmesinin rolü büyüktür. Aynı alan üzerinde ABD, Kanada, Danimarka ve Norveç’in de kısmen hak talepleri bulunmaktadır.[72]

Rusya ile Norveç arasında yer alan Barents Denizi’nde yoğun miktarda hidrokarbon kaynaklarının tespitiyle birlikte iki ülke arasındaki deniz sınırlarının belirlenmesine yönelik tartışmalar hız kazandı. Norveç’in BM nezdinde Rusya’nın ilgili hak taleplerini “tartışmalı deniz alanı” olarak ilan etmesinin ardından Moskova pragmatik bir tutum sergileyerek bu ülkeyle uzlaşma yoluna gitti. Bu kapsamda Rusya Federasyonu ile Norveç arasında iki ülkenin deniz sınırına yönelik sınırlandırmaları içeren anlaşma Nisan 2010’da Medvedev tarafından Norveç’in başkenti Oslo’da duyuruldu ve Eylül 2010’da Murmansk kentinde imzalandı.[73]

2007 yılında Rusya, Lomonos dağlarının Sibirya topraklarının doğal uzantısı olduğunu göstermek amacıyla bölgede araştırmalar yapmaya başladı. Bunu ispat etmek için 2007 yılının Temmuz ayında iki Rus denizaltısı Arktika’nın 4200 metre derinliğine Rus bayrağını dikti ve toprak örneği alarak analiz ettiler.[74]Yine 2007 yılında Norveç kıyıları yakınlarında Rus bombardıman uçaklarının gerçekleştirdiği uçuşlar ve 2008’de Rusya Deniz Kuvvetleri’ne bağlı Kuzey Filosu’nungerçekleştirdiği askeri tatbikat diğer ülkeler tarafından Rusya’nın bölgedeki askeri faaliyetler üzerinden yeniden “büyük güç” olduğunu ilan etme girişimleri olarak değerlendirildi.[75]

7 Eylül 2009 yılındaRusya istasyonu ‘Severnıy Polüs-39’ atom buzkıran gemisi ‘Rossiya’nın yanındaki buz parçasında çalışmaya başladı.Arktika’ya atom buzkıran gemisi ile meteorolog, okyanusbilimci ve hidrologlar olmak üzere 16 uzman geldi. Gemide yükleme boşaltma işleri tamamlandı. Arktika’daki ‘Severnıypolüs’ adlı bilimsel araştırma istasyonlarında denizbilim, meteoroloji ve hidrografik araştırmalar yapılmaktadır.[76]

Rusya 2009’da imzaladığı Milli Güvenlik Belgesi’nde 2020’de enerji kaynaklarının önemli merkezlerinden birinin Kuzey Kutup bölgesi olacağına inanmaktadır. Enerji şirketleri, küresel ısınma nedeni ile genişleyen kutup bölgesinde ulaşılamayan alanlara önümüzdeki yıllarda arama ve keşif çalışmalarının yapılabileceğini öngörmüştür.[77]

2010-2011 yıllarında Arktik’in orta bölgesinde, Lomonosov Sıradağları yakınlarında aktif çalışmalar yapıldı. Arktik ve Antarktika Bilimsel Araştırma Enstitüsü’nün çalışanlarından SergeyPryamikov okyanus dibinde yapılan araştırmaları şöyle anlattı:

Tüm ülkeler, o ekonomik bölgenin kıta sahanlığına bağlı olduğuna dair kanıtlar toplamak ve kıta sahanlığının Lomonosov Sıradağları ile birleştiği Kuzey Kutbu’na kadarki uzunluğunu ölçmek için ilgili çalışmalarda bulunuyor. Arktik Enstitüsü, ayrıntılı ölçümler yaptığımız iki sefere katıldı. Daha sonra aynı şemaya göre jeofizik araştırmalara katıldık. Rusya’ya ait ekonomik bölgeden kutba kadar Lomonosov Sıradağlarının jeofizik çekimini yaptık.”[78]

 

Temmuz 2013’de Rusya Federasyonu Silahlı Kuvvetleri (RFSK) ülkenin doğu ucunda Sovyet döneminden beri görülmemiş ölçekte geniş bir tatbikat gerçekleştirildi, bu tatbikatta on birlerce asker, yüzlerce tank, onlarca uçak ve gemi görev aldı.  Bu tatbikatın hemen ardından Moskova Arktik bölgesindeki MEB alanını, 200 deniz miline ilave olarak, 150 deniz mili daha artırdığını (toplam 1,2 milyon kilometrekarelik bir alana tekabül etmektedir) “bilimsel kanıtlar” ileri sürerek açıkladı, böylelikle bölgedeki kıta sahanlığı uyuşmazlığını yeniden gündeme getirdi.[79]

Rusya’nın bölgedeki siyasi, ekonomik ve askeri hedefleri, son açıklanan hükümet programlarına göre bir hayli artmaktadır. Arktika’nın Dünya tarihinde uzun bir süre kullanışsız bir alan olarak görülmesinin ardından 2014 yılı itibariyle Dünyadaki en önemli bölgelerden biri haline gelmiş olduğu bir gerçektir.

Ancak Dünya denizlerinin aksine, Arktik bölgede kapsamlı bir hukuki anlaşma yoktur. Bölgeyle ilgili sadece Arktik Konseyinin varlığı söz konusudur. Bu kurum, bölgeyi gözlemler ve kontrol eder niteliktedir. Tabii ki kurumun üyeleri kendi politikalarını üretebildiğinden, kurum sadece Arktika ile ilgili bilimsel ve politik kararların konuşulduğu bir ortam haline geldi.[80]

Amerika’nın önde gelen sivil toplum örgütü Dış İlişkiler Konseyi (CFR) tarafından, Arktik Bölge en önemli bölge ilan etti. Bölgede petrol, doğalgaz, maden ve balık rezervleri bulunmaktadır. Amerikan kaynaklarına göre, Dünya üzerinde kullanılmayan petrol yataklarının en önemli bölümü Arktik Okyanusunda bulunmaktadır. Dünyada rezervlerinde kalan petrolün %15’i, doğalgazın %30’u ve sıvılaştırılmış doğalgaz’ın ise %20’si bu bölgede bulunmaktadır.[81]

Bölgeyle ilgili projeleri olan devletlerarasında ABD, Almanya, Norveç, Rusya, İzlanda, Danimarka, Grönland gibi ülkeler bulunmakta fakat Rusya’nın bulunduğu durumda diğer ülkelerin önünde olduğu görülmektedir. 2007 yılındaki bayrak krizinde de görüldüğü üzere, bölgede Rusya rakiplerinden çok daha fazla istekli davranmaktadır. Rusya için bu başarı tesadüf değildir.

Bir Rus gazetesinin haberine göre, 19 Ekim 2007’ye kadar sayılan Kutup Noktasının keşiflerinde 66 buzkıran ve özel deniz araçları kullanıldı. Bunlardan 54’ü Rus(Sovyet) bayrağıyla, 4 İsveç, 1 Kanada, 3 ABD, 3 Alman, 3 Norveç bayraklıdır.[82] Bu istatistik verilerinden yola çıkarak Rusların bölgede her zaman daha istekli davrandıklarını bu isteklerinin tarihin derinliklerinden geldiğini söylemek mümkündür.

Dış İlişkiler Konseyi(CFR)’ne göre Kuzeye milyarlarca dolar yatırım yapan Rusya’nın bölgede dominant durumda olması sürpriz değildir. Kremlin’in Arktik buzulların erimesinden sonra da planları bulunmaktadır. Bölgeyle ilgili gelişmeleri birkaç istatistikle anlamak mümkündür: 2010 yılında 4 olan Kuzey Denizlerinde yolculuk yapan gemi sayısı 2013 yılına gelindiğinde 71 olmuştur. Aynı şekilde Rusya askeri hedeflerinde Batı Ülkeleri tarafından “Yeni Soğuk Savaş” olarak algılandığı ve bölgedeki potansiyel kaynakların askeri gelişimi yoğunlaştırdığını da söylemek mümkündür. Bölgedeki askeri hareketlilik sadece Rus tarafında yaşanmamakta, aynı zamanda Norveç’in “OperationColdResponse” adıyla yaptığı tatbikatta 15 NATO üyesi ülkeden 16.000 asker hazır bulundu. Tüm bu gelişmeler yaşanırken ABD’de ordunun, bölgedeki operasyonlara henüz hazır olmadığı tartışmaları yapılmaktadır. [83]

Rusya ise bölgedeki askeri çalışmalarıyla hazır hale gelmektedir. 2013 sonunda Putin bir konuşmasında “Arktik Bölgedeki varlığımızı ve bölgeye olan ilgimizin varlığını korumak için her türlü yolu kullanmalıyız” dedi. Bir başka konuşmasında ise “Hükümetimiz Buzkıran Filosunu ve bölgedeki Nükleer Santralleri desteklemeye devam edecektir” dedi.[84]Novaya Sibirskiye adalarında 20 yıl önce kapatılmış olan askeri üssün inşasına tekrardan başlanması, Rusya’nın bölgedeki yatırımlarının güvenliğine verdiği önemi ortaya koymaktadır. Rusya bölgeyle ilgili ciddi yatırımlar planlamıştır ve şimdiye kadar birçoğu hayata geçirildi.

Bunların en dikkat çekenleri: Novaya Sibirskiye adalarının altyapısının yapılması, uçaklar için pist inşası, bölgede meteoroloji uzmanlarının çalışmasına uygun istasyonlar planlanmasıdır.  Bu askeri üssün inşa edilmesindeki amaç, Arktik Denizlerde tam anlamıyla Rus askerinin bulunmasını sağlamaktır. Rusya bölgedeki Kuzey Buz Denizlerindeki rotanın kontrol mücadelesine hazır olduğunu açıkça belirtildi.[85]

Bölgeyle alakalı gelişmelere bakıldığında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Arktika ile ilgili “Arktika Rusya’nın tamamlayıcı(vazgeçilmez) bir parçasıdır. Bölge denizlerindeki egemenlik tarihte de Rusya’nındı gelecekte de Rusya’nın olacak” dedi.[86] Bu açıklamayla Putin’in cesur bir şekilde dile getirdiği bölgede Rusya’nın sonuna kadar siyasal ve askeri varlığını koruyacağını ilan ettiği söylenebilir.

7.2.              Ekonomik Hedefler

 Küresel ısınma sürecinin 2000’li yılların başından itibaren hızlanmasıyla Arktik bölgesi Rusya’nın ekonomik ve ticari çıkarları açısından iki önemli unsura sahip hale gelmiştir,bunlar: zengin hidrokarbon kaynakları ve yeni deniz ticaret yollarıdır.Bu nedenle Resmi Belge’nin bölgeyle ilgili temel hedef ve stratejik önceliklerinde en çok ekonomik ve ticari hususlara değinilmesi tesadüf değildir. İlgili belgede bölgenin hidrokarbon ve hidrobiyolojik kaynakları ile diğer stratejik hammaddelerin Rusya’nın sosyoekonomik yönden gelişimine sunacağı katkılara vurgu yapılmaktadır. Bu bağlamda bölgedeki bilimsel ve teknolojik çalışmaların yoğunlaştırılması, bölgede yaşayan yerli halkların ve bölgedeki sanayi ve altyapı inşaatlarında çalışacak kişilerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi, Arktik Konseyi ve Barents Avro-Arktik Konseyi ile yakın işbirliği içerisinde hareket edilmesi gibi temel hedefler dile getirilmektedir.[87]

Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, 2010 yılında Başbakanlık görevini yürütürken, Arktik bölgesinde keşfedilen petrol, doğalgaz, kömür, altın ve mücevher yataklarının toplam tahmini değerinin 5 trilyon Amerikan Doları civarında olduğunu açıkladı.[88]

Bölgesel Kalkınma Bakanlığının Arktika ile ilgili “Arktik Bölgenin Sosyo-Ekonomik Gelişimi” adlı programı 2020’ye kadar uygulanmak üzere yürürlüğe konuldu. Buradaki asıl hedef Rusya Federasyonu’nun gelişimini Arktik Bölge’nin doğal kaynakları kullanılarak daha da hızlandırmak olarak belirlendi. Bölgede Rusya’nın sınırlarını koruması programın sadece bir maddesini oluşturmaktadır. Rus yetkilileri bölgedeki kalkınmayı sağlamak için 7 yıl içinde 2 Trilyon Ruble harcamak zorunda olduklarını belirtti. Bu programın başarılı olması elbette bölgeden çıkan doğal kaynaklara fazlasıyla bağlıdır.

2013 yılı itibariyle 64,8 Milyon Ton olan çıkarılan petrol miktarının 2020’de 85 Milyon Tona çıkarılması hedeflenmektedir. Yine 2013 yılı itibariyle 537 Milyar m3 olan çıkarılmış doğalgaz miktarını 290 Milyar m3 olarak hedeflemişlerdir. Harcanacak 2 Trilyonluk bu miktarla yeni limanların yapımı ve eskilerinin onarılması, demir yollarının yapılması, elektrik güç kablolarının bağlanması, Arktik şehirlerdeki sosyal gelişimi sağlanması amacıdır.[89]

Bölgedeki taşıma sektörü için öngörülen rakamlarda aynı şekilde çarpıcıdır. 2013 yılında 4 Milyon Ton olan taşıma kapasitesinin 2020’de 28,8 Milyon Ton olarak hedeflendiği belirtildi.[90] Bu gelişmeler doğal kaynaklarla bağlantılı olarak değişiklik gösterebilecektir. Ancak sadece hedeflenen rakamlar üzerinden tartışılırsa, Rusya’nın Arktika ile ilgili muazzam planları bulunmaktadır.

ABD kaynakları, Dünyada kullanılmamış olan petrol rezervlerinin %41’i, yine kullanılmamış doğalgaz rezervlerinin %70’ine Rusya’nın sahip olduğunu belirtti.Putin’in danışmanlarından Alexander Bedritsky, Arktik bölgesinin Rusya’nın GSYH’ sinin %11’ini toplam ihracatının da % 22’sinikarşılayacak doğal zenginliklere sahip olduğunu açıkladı.[91]

 

 

 

[1]  Krş. Slovari i entsiklopediina Akademike, Geografiya. 24 Ekim 2014. http://dic.academic.ru/dic.nsf/lubker/4739/%D0%93%D0%95%D0%9E%D0%93%D0%A0%D0%90%D0%A4%D0%98%D0%AF.

[2] Krş. Harper, P. Online Etymology Dictionary. (2001-2014). North Pole. Retrieved 24 October 2014. http://www.etymonline.com/index.php?search=North+Pole.

[3] Vernadsky George, Rusya Tarihi, SelengeYayınları, İstanbul, s.48

[4] George, a.g.e.,s.48

[5] Krş.  Çoklu Yazarlar: Borozinets L.G.Zelikina N.S. Kustyshev A.N., Yelfimova N.K., Latygovskaya O.YU., Yurchenko V.V., Istoriya Stanovleniya i Razvitiya Neftegazovogo Kompleksa Komi Kraya (k İstorii Osvoyeniya Nefti Yevropeyskogo Severo-Vostoka Rossii), Ukhta, UGTU, 2004. s.10

[6] George, a.g.e., s.49

[7] A.g.e. s.56

[8] A.g.e. s.57

[9] Rianovosti.  Istoria osvoeniya Arktiki. Spravka. (15.04.2010). 24 Ekim 2014. http://ria.ru/arctic_spravka/20100415/220156203.html#ixzz30pXzmCVa.

[10] Krş. George, a.g.e.,s.117

[11] Krş. Sviriz I. Gazprom. Arktika.Moskva: Almaz-Press. (2014). s. 5.

[12] George. A.g.e. s. 116.

[13] Krş. Uyanış!. Dünyanın Tepesi Aşılıyor.(2010). 17 Ekim 2014. http://wol.jw.org/tr/wol/d/r22/lp-tk/102010366.

[14] Krş.  Gazprom a.g.e. s. 5.

[15]Krş. Borozinets ve diğer, a.g.e. s.11.

[16]Krş. A.g.e. s.11-12.

[17] Rianovosti.  Istoria osvoeniya Arktiki. Spravka. (15.04.2010). 24 Ekim 2014. http://ria.ru/arctic_spravka/20100415/220156203.html#ixzz30pXzmCVa.

[18] A.g.e.

[19] Güneşin 24 saatten fazla batmadığı günlerdir.

[20] Krş. Koryakin V. S.Frederik Albert Kuk, Moskva, Nauka, 2002, s. 80

[21]Keşifler Dünyası. Coğrafi Keşifler ve Kâşifler. 17 Ekim 2014. http://www.kesiflerdunyasi.com/cografi-kesifler-ve-kasifler/229-cografi-kesifler-ve-kasifler.

[22] Uyanış! . Rusya’nın Pasifikteki Harikalar diyarı.(2007).17 Ekim 2014. http://wol.jw.org/tr/wol/d/r22/lp-tk/102007085?q=kam%C3%A7atka&p=par. s. 16-19.

[23] Krş. Avadyaeva E. N.,Zdanovich L. I., Moskva. Petr I. (2000). 24 Ekim 2014. www.ivki.ru/kapustin/person/petr1/petr1.htm.

[24]Dukalskaya M. V. Pervaya Kamchatskaya Ekspeditsiya.(2007-2008). 24 Ekim 2014. http://www.polarmuseum.ru/sketches/kamch1/kamch1.htm

[25] Keşifler Dünyası. Coğrafi Keşifler ve Kâşifler. 17 Ekim 2014. http://www.kesiflerdunyasi.com/cografi-kesifler-ve-kasifler/229-cografi-kesifler-ve-kasifler.

[26] Bir web sayfasından “Kamçatka Rusya Turu” ile ilgili bilgilendirme için bkz.: http://www.devrialem.com/tur/Kam%C3%A7atka-tidd99/. 18 Ekim 2014

[27] Krş. Arctic Marine Shipping Assessment. History of Arctic Marine Transport. (29 April 2009). Retrieved 24 October 2014. p. 42. http://www.arctic.gov/publications/related/AMSA/history.pdf.

[28] Krş. Uyanış!. Ruslar Uzmanlaşıyor. (2010). 18 Ekim 2014. http://wol.jw.org/tr/wol/d/r22/lp-tk/102010366. s. 14-16.

[29] A.g.e.

[30] Keşifler Dünyası. Coğrafi Keşifler ve Kâşifler. 17 Ekim 2014. http://www.kesiflerdunyasi.com/cografi-kesifler-ve-kasifler/229-cografi-kesifler-ve-kasifler.

[31] Krş.Russian Facts.Problema prinadlezhnosti yuzhnykh Kuril’skikh ostrovov. 20 Ekim 2014.http://russian-facts.ru/%D0%BF%D1%80%D0%BE%D0%B1%D0%BB%D0%B5%D0%BC%D0%B0+%D0%BF%D1%80%D0%B8%D0%BD%D0%B0%D0%B4%D0%BB%D0%B5%D0%B6%D0%BD%D0%BE%D1%81%D1%82%D0%B8+%D1%8E%D0%B6%D0%BD%D1%8B%D1%85+%D0%BA%D1%83%D1%80%D0%B8%D0%BB%D1%8C%D1%81%D0%BA%D0%B8%D1%85+%D0%BE%D1%81%D1%82%D1%80%D0%BE%D0%B2%D0%BE%D0%B2.

[32]Rianovosti.  Istoria osvoeniya Arktiki. Spravka. (15.04.2010). 24 Ekim 2014. http://ria.ru/arctic_spravka/20100415/220156203.html#ixzz30pXzmCVa.

[33] Krş. Koryakin V. S.Frederik Albert Kuk, Moskva, Nauka, 2002, s. 80.

[34] Krş. A.g.e. s. 81.

[35] A.g.e. s. 81.

[36] Krş. Biyografi Net. Çariçe II. Katerina. 25 Ekim 2014. http://www.biyografi.net/kisiyazdir.asp?kisiid=527.

[37]Krş. Rianovosti.  Istoria osvoeniya Arktiki. Spravka. (15.04.2010). 24 Ekim 2014. http://ria.ru/arctic_spravka/20100415/220156203.html#ixzz30pXzmCVa.

[38] Krş. A.g.e.

[39] Nedir.com. Buzkıran Nedir? . (2011-2012). 18 Ekim 2014. http://buzkiran.nedir.com/.

[40]Krş.Türkçe Bilgi Platformu. Buzkıran ile İlgili Ansiklopedik Bilgi. (2004-2014). 18 Ekim 2014. http://www.turkcebilgi.com/ansiklopedi/buzk%C4%B1ran.

 

[41]  Krş. Shparo D. I., Shumilov A. V. K poylusu: Dlinnyye mili Uil’yama Parri. Moskva. Molodaya gvardiya. (1987). 25 Ekim 2014. http://antarctic.su/books/item/f00/s00/z0000011/st003.shtml.

[42] Krş. Shparo D. I., Shumilov A. V. K poylusu:Bezumnyy sposob samoubiystva doktora Nansena. Moskva. Molodaya gvardiya. (1987). 25 Ekim 2014. http://antarctic.su/books/item/f00/s00/z0000011/st009.shtml.

[43] Krş. Shparo D. I., Shumilov A. V. K poylusu: V spor vstupayut ital’yantsy. Moskva. Molodaya gvardiya. (1987). 25 Ekim 2014. http://antarctic.su/books/item/f00/s00/z0000011/st012.shtml.

[44] Grebneva N. Pyat’ trudnodostupnykh mest na Zemle, kotoryye udalos’ pokorit’ v XX veke. (14 Aralık 2014). 27 Ekim 2014. http://smartnews.ru/articles/13952.html.

[45] Krş. Gazprom. a.g.e., s. 5

[46] Rianovosti.  Istoria osvoeniya Arktiki. Spravka. (15.04.2010). 24 Ekim 2014. http://ria.ru/arctic_spravka/20100415/220156203.html#ixzz30pXzmCVa.

[47] Krş. Dvinskoy S. Pomorskiy Rakurs: Arktika, Stalin i Chilingarov. (17 Aralık 2008). 25 Ekim 2014. http://2008.nworker.ru/2008/12/17/arktika-stalin-i-chilingarov.html.

[48] *Bu Sayede Stalin Norveç’in Spitzberg’den çıkardığı kömürden imtiyaz payı alabilmekteydi. Bunun için bkz.: Bulochnıkov. Po povodu isteriki u belogandonnykh po povodu shel’fa u Shpitsbergena, predatel’ski prodannogo chuzhezemtsa. (19 Mart 2013). 23 Ekim 2014. http://bulochnikov.livejournal.com/968851.html.

[49] Krş. Shparo D. I., Shumilov A. V. K poylusu: Plany yego vsegda rasschitany na podvig. Moskva. Molodaya gvardiya. (1987). 25 Ekim 2014. http://antarctic.su/books/item/f00/s00/z0000011/st014.shtml.

[50] Krş. Timoshenko A.I. Gosudarstvennaya politika Rossii v Arktike: strategiya i praktika osvoyeniya v XVIII-XXI vv.: Transformatsii v rossiyskoy gosudarstvennoy politike osvoyeniya Arktiki i Severnogo morskogo puti (XVIII-XXI vv.). (25 Temmuz 2013). 21 Ekim 2014. http://zaimka.ru/timoshenko-arctic/.

[51] Krş. Arktika üstüne kitapları yayımlayan “Paulsen” yayınevi. (8 Kasım 2011). 17 Ekim 2014. http://turkish.ruvr.ru/2011/11/08/60033521/.

[52] Krş. Rianovosti.  Istoria osvoeniya Arktiki. Spravka. (15 Nisan 2010). 24 Ekim 2014. http://ria.ru/arctic_spravka/20100415/220156203.html#ixzz30pXzmCVa.

[53] Krş. Shparo D. I., Shumilov A. V. K poylusu: Zhizn’ na l’dine. Moskva. Molodaya gvardiya. (1987). 25 Ekim 2014. http://antarctic.su/books/item/f00/s00/z0000011/st017.shtml.

[54] Krş. Arktika üstüne kitapları yayımlayan “Paulsen” yayınevi. (8 Kasım 2011). 17 Ekim 2014. http://turkish.ruvr.ru/2011/10/02/58039874/.

[55] Krş. Loginov D. Velikiy polyarnyy vodovorot prosypayetsya. (2 Haziran 2006). 25 Ekim 2014. http://book.e-reading-lib.org/bookreader.php/34680/Loginov_-_Velikiii_polyarnyii_vodovorot_prosypaetsya.html.

[56] Krş. Safronov-ml. I. Desantnikov otpravyat na Severnyy polyus, Kommersant. (29 Temmuz 2009). 25 Ekim 2014. s. 3.

[57] Krş. Shparo D. I., Shumilov A. V. K poylusu: Arktika» protiv Arktiki. Moskva. Molodaya gvardiya. (1987). 25 Ekim 2014. http://antarctic.su/books/item/f00/s00/z0000011/st021.shtml.

[58] Krş. Guinness World Records: First solo expedition to the North Pole. 27 Ekim 2014. http://www.guinnessworldrecords.com/records-1/first-solo-expedition-to-the-north-pole/.

[59] Krş. Zanimatel’naya informatsiya ob Arktike. 27 Ekim 2014. http://vrn.myatom.ru/konkurs/arctic-days-in/interesting-information-about.

[60] Krş. Savin V. Nasha istoriya: Vpervyye podo l’dom Severnogo polyusa. 27 Ekim 2014. http://www.phys.msu.ru/rus/about/sovphys/ISSUES-2006/3(50)-2006/pyrkin/.

[61] Krş. Osvoyeniye Severnogo polyusa Chast’ 2. 26 Ekim 2014. http://lemur59.ru/node/8894

[62] Krş. Cormick B. Diving the top of the world. (2000). 26 Ekim 2014. http://www.divernetxtra.com/technol/0200northpole.htm.

[63] Krş. Suleymanov A. “Protsess rovaniyemi” i razvitiye mezhdunarodnogo sotrudnichestva v arktike v kontse XX v. (Şubat 2014). 24 Ekim 2014. http://vestnik-rzi.ru/2014/02/1377.

[64] Krş. A.g.e.

[65] AEPS- Arctic Environmental Protection Strategy

[66] Krş. A.g.e.

[67] Krş. Rianovosti.  Istoria osvoeniya Arktiki. Spravka. (15.04.2010). 24 Ekim 2014. http://ria.ru/arctic_spravka/20100415/220156203.html#ixzz30pXzmCVa.

[68] Krş. Gunitskiy V. OnThin Ice: Water Rights And Resource Disputes in The Arctic Ocean. Journal of International Affairs, Spring/Summer 2008, V(61), 2.

[69] Krş. Isted, Kathryn (2009). Sovereignty in the Arctic: an Analysis of Territorial Disputes and Environmental Policy Consideration. Journal Of Transnational Law and policy, V(18), 358.

[70]Krş. Kathryn Isted, “Sovereignty in the Arctic: An Analysis of Territorial Disputes and Environmental Policy Considerations”, Journal of Transnational Law&Policy 18 (2009), 359.

[71] Krş. BM Enformasyon Merkezi (UNIC). Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi.  17 Ekim 2014. http://www.unicankara.org.tr/doc_pdf/denizhukuku.pdf.

[72]Krş. Isted,a.g.e.,359

[73] Krş. Pavel K. Baev, “Russia’s Arctic Policy, Geopolitics, Mercantilismand Identity-Building”, The Finnish Institute of International Affairs Briefing Paper 73 (2010):3.

[74]Kefferpütz, R. ve Bochkarev, D. Wettlauf um die Arktis: Empfehlungenandie EU. Brüssel: HeinrichBöllStifftung (2009):6

[75]KRş. Katarzyna Zysk, “Russia’s Arctic Strategy”, JFQ 57 (2010):108.

[76]Haberin tamamını okumak için bkz.: RGRK “Rusya’nın sesi”. Arktika’da Rusya istasyonu ‘Severnıy Polüs-39’ çalışmaya başladı. (2 Ekim 2011). 18 Ekim 2014. http://turkish.ruvr.ru/2011/10/02/58039874/.

[77] Krş. Akkan F. Haber Rus. Rus nükleer gemisi Arktik’te sefere çıkıyor. (5 Temmuz 2014). 18 Ekim 2014. http://haberrus.com/politics/2011/07/05/rus-nukleer-gemisi-arktikte-sefere-cikiyor.html.

[78]RGRK “Rusya’nın sesi”. Arktik büyük zenginlikler saklıyor.(26 Şubat 2014). 18 Ekim 2014. http://turkish.ruvr.ru/2014_02_26/Arktika-buyuk-zenginlikler/.

[79] Krş. Abhijit S. The Creeping Militarization of the Arctic. The Diplomat, 18 Ekim2014, http://thediplomat.com/2013/10/the-creeping-militarization-of-the-arctic/.

[80]  Krş. Jeremy B., Michael B. K. Voyennyye znayut, chto Arktika tayet – vot kak oni ispol’zuyut eto v svoikh interesakh. (9 Temmuz 2014). 26 Ekim 2014. http://cccp-revivel.blogspot.com.tr/2014/06/voennie-znayut-chto-arktika-taet-vot-kak-oni-ispolsuyut-eto-v-svoih-interesah.html.

[81] A.g.e.

[82] Krş. Ban’ko Y. Vchera i segodnya my — pervyye. A zavtra? Rossiyskaya gazeta. (19 Eylül 2007). 25 Ekim 2014. http://www.rg.ru/2007/09/19/arktika-shelf.html.

[83] Krş. Jeremy B., Michael B. K. Voyennyye znayut, chto Arktika tayet – vot kak oni ispol’zuyut eto v svoikh interesakh. (9 Temmuz 2014). 26 Ekim 2014. http://cccp-revivel.blogspot.com.tr/2014/06/voennie-znayut-chto-arktika-taet-vot-kak-oni-ispolsuyut-eto-v-svoih-interesah.html.

[84] Krş. A.g.e.

[85] Krş.  Gazprom. (2014). Arktika. (Igor Sviriz, Düz.) Moskova: Almaz-Press. s. 7.

[86] A.g.e. s. 11.

[87] Pavel K. Baev, “Russia’s Arctic Policy, Geopolitics, Mercantilism and Identity-Building”, TheFinnish Institute of International Affairs Briefing Paper 73 (2010):3.

[88] Pavel K. Baev, “Russia’s Arctic Policy, Geopolitics, Mercantilism and Identity-Building”, TheFinnish Institute of International Affairs Briefing Paper 73 (2010):4

[89]  Krş.  Gazprom. (2014). Arktika. (Igor Sviriz, Düz.) Moskova: Almaz-Press. s. 13.

[90] A.g.e.

[91] Ziad Al Achkar, “Global Warming 2013: Russia is Gearing Up to Seize Arctic Resources”, Policy Mic, Erişim Tarihi: 17 Ekim 2014, http://mic.com/articles/45301/global-warming-2013-russia-is-gearing-up-to-seize-arctic-resources

 

R. Ahmet AYDIN

Akdeniz Üniversitesi/Uluslararası İlişkiler

SON YAZILAR
İLGİLİ HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.