Arktika, Kuzey Kutup Dairesi’nin üzerinde kalan ve yılın her mevsimi etrafı buzullarla kaplı olan bir bölgedir. Kuzey Kutup Dairesi’nin içinde kalan bu bölgede ABD, Rusya, Kanada, Norveç, Danimarka, İsveç ve İzlanda’nın kara toprakları mevcuttur.[1]Küresel ısınma nedeniyle, iklim değişikliği ve beraberinde buzulların erimesi sonucu bölgenin jeopolitiği değişmektedir. Özelikle Arktika Bölgesi’nin bu kadar önemli olmasında bölgenin sahip olduğu zengin enerji kaynakları ABD, Rusya, Norveç, Kanada ve bölge dışı Çin, Japonya , Güney Kore ve de AB gibi oluşumların bölgede çıkarlarını çatışmaya sürüklüyor. US Geological Survey tarafından yapılan araştırmalar doğrultusunda küresel enerji rezervlerinin %24’ü kuzey buzullarının altında yatmaktadır. Kurumun tahmini verilerine göre, Arktik’te 90 milyar varil petrol, 47.2 trilyon metreküp doğal gaz ve 45 milyar varile eş değer sıvı halde doğal gaz elde etmek mümkündür. Enerji açısından böyle istatistiklere sahip olan bölge zengin maden yataklarına da sahiptir. Bölgenin Rusya’ya ya ait kıyılarında maden kömürü, altın, volfram, elmas; Svalbard’da maden kömürü, İsveç’in kuzey kısmında demir filizi çıkarılmaktadır.[2]
Bölgedeki okyanus kıyılarının %65’i Rusya’ya aittir.[3]Diğer ülkelere göre, bölgeye çok önem veren Rusya bir taraftan araştırmalarını sürdürürken; diğer taraftan da kıta sahanlığını arttırmak istemektedir. Günümüz küresel dünyanın enerjiye olan ihtiyacı ortadayken, Rusya ve diğer ülkelerinin bu bölgeye yoğunlaşması olağandır. Rusya Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na göre Rusya’nın enerji kaynaklarının üçte ikisi buzulların altında bulunuyor. Eğer varsayımlar doğru çıkarsa, Ortadoğu petrol rezervleriyle karşılaştırılamayacak bir keşif söz konusu olacak.[4]Bölgenin doğal kaynakları Rusya’yı cezbetmektedir ve Rusya bunun için ekonomik, siyasi yaptırımların ötesinde askeri seçenekleri göz önünde bulundurmaktadır. Öyle ki Rusya kendi haklarını korumak amacıyla 2 Ağustos 2007 tarihinde Kuzey Buz Denizi’nin altına titanyum kaplamalı Rus bayrağı dikmiştir.[5]Bu tehditkar davranış Arktik bölgeyi Sibirya’nın bir parçası olarak gördüğünü göstermektedir. Bölgeye yönelik Rus askeri girişimleri, Rusya’nın caydırıcı gücünü sürekli olarak hatırlatma amacı taşıdığını gösteriyor. Rusya Savunma Bakan Yardımcısı General Arkadiy Bahin’in 2013 yılında yaptığı bir açıklamada bölgenin Rus toprağı olarak görüldüğü açıkça ifade edilmiştir.[6]
Rusya’nın öncelikli hedefi dünyanın enerji tedarik eden en büyük ülke olma konumu yakalaması ve bunu sürdürmesidir. Sahip olduğu kaynaklar bugün bunu büyük ölçüde sağlasa da, bu tartışmalı bölgeden mümkün olduğunca en büyük payı almak istemektedir. Hedeflerine ulaşmak için, BM Deniz Hukuku’na uyduğuna dair izlenim vermesine karşılık; bölgede araştırma ve askeri amaçlı üsler kurmakta ve sayılarının da artacağı düşünülmektedir. Her ne kadar bölgede toprakları bulunan önemli ülkelerden biri olsa da; dünyanın geri kalanı da enerji ihtiyacını gidermek için bu bölgede birtakım araştırmalar yapmayı hedefliyor. BM nezdinde ülkelerin; küresel ısınmaya neden olan aşırı tüketim anlayışının ve enerjiye olan ihtiyacın, dünyamızı getirdiği noktadan daha kötü bir duruma itmesini engellemek için tartışmalarında fayda gözüküyor. Bu yüzden Rusya ve onun gibi çıkar odaklı yaklaşan ülke ve toplulukların uluslararası hukuka daha fazla özen göstermesi gerekmektedir.
Dipnot:
[1] Alp Yüce Kavas,”Rusya’nın Arktik Politikası ve Türkiye”,BİLGESAM, http://www.bilgesam.org/incele/78/-rusya%E2%80%99nin-arktik-politikasi-ve-turkiye/#.VCPXM5R_vTo, Erişim Tarihi:20 Ocak 2014
[2] Yunus Erkan,”Küresel Anlaşmazlıklarda Yeni Sorun:Arktika Bölgesi”, Academia.edu, https://www.academia.edu/4867639/KURESEL_ANLASMAZLIKLARDA_YENI_SORUN_ARKTIKA_BOLGESI
[3] A.g.e.
[4] Sinem Vardaryıldız,”Küresel Isınma Yeni Jeopolitik Savaşların Habercisi”,Analist, http://www.usakanalist.com/detail.php?id=147, Erişim Tarihi:Haziran 2012
[5] Yunus Erkan,A.g.e
[6] A.g.e., “Oraya gittik daha doğrusu oraya ebediyen geri döndük. Çünkü burası gerçek Rus toprağı ve Kuzey Filosunun gerçekleştirdiği görevler Rusya Federasyonu Devlet Başkanı ve Savunma Bakanı’nın tüm Kuzey ve Arktika Bölgesi Deniz Yolunun geliştirilmesi ve iyileştirilmesi görevlerinin ilk bölümüdür” demiştir.