25 C
İstanbul
Cumartesi, Eylül 14, 2024

Çin Malı Afrika Ülkelerini Sardı

Afrika ülkelerinin tüm ürünlerde 2011 yılı ithalatı yüzde 2,1 oranında arttı. Çin ise makine ve aksamlarında olduğu gibi tüm ürünlerin ithalatında da birinciliği elden bırakmadı. En fazla ithalat gerçekleştiren ilk on ülke sıralamasında birinci olan Çin, yine 2011 yılında bir önceki yıla göre en fazla ithalat artışının yaşandığı ülke oldu. Çin’i yüzde 19,8 ithalat artışıyla Güney Afrika izledi.

Çin’in Afrika’daki izleri çok büyük. Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da, Pekin hükümetinin bağışladığı 20 katlı Afrika Birliği binası da Çin’in bölgedeki hedeflerini özetlemeye yeter. Çin Afrika’yla ilişkilerini uzun süredir “sömürgeci güçlere karşı kardeşlerin mücadelesi” olarak tanımlasa da duruma şüpheyle bakan bir çoğunluk da gözden kaçmıyor.

Dünyanın geneline yayılan Çin malları Afrika ülkelerinde de makine ve aksamları ithalatında önemli bir yere sahip durumda. İkinci sırayı ise 6.3 artışla Almanya takip ediyor. Çin malları hem kalite hem de kullanım açısından sıkıntılar yaratsa da ucuz olması nedeniyle tüm dünyada tercih ediliyor. Çin, 60 milyar 287 milyon dolar değerindeki makine ve aksamları ithalatı pazarından 8 milyar 686 milyon dolar değerinde pay aldı. Afrika ülkeleri Almanya’dan 6 milyar 813 milyon dolar değerinde ithalat gerçekleştirdi. İtalya ve Fransa’nın ise pazar payını kaybettiği görülüyor. İtalya 2010 yılına göre yüzde 4,6 oranında, Fransa ise yüzde 0,5 oranında azalış kaydetti.

İthalatta Çin Galibiyeti

Afrika ülkelerinin tüm ürünlerde 2011 yılı ithalatı yüzde 2,1 oranında arttı. Çin ise makine ve aksamlarında olduğu gibi tüm ürünlerin ithalatında da birinciliği elden bırakmadı. En fazla ithalat gerçekleştiren ilk on ülke sıralamasında birinci olan Çin, yine 2011 yılında bir önceki yıla göre en fazla ithalat artışının yaşandığı ülke oldu. Çin’i yüzde 19,8 ithalat artışıyla Güney Afrika izledi.

2009 yılında 47 milyar 641 milyon dolar değerinde Afrika ülkelerinin ithalat gerçekleştirdiği Çin’den 2010 yılında 59 milyar 815 milyon dolar; 2011 yılında ise 72 milyar 927 milyon dolar değerinde ürün alımı gerçekleşti. Fransa ise yüzde 11,1 oranında artışla Çin’i takip ediyor. Afrika ülkelerinin 2010 yılında 35 milyar 159 milyon dolar değerinde ürün ithal ettiği Fransa’dan, 2011 yılında ise tüm ürünlerde 39 milyar 46 milyon dolar değerinde ithalat yapıldı. Fransa’yı takip eden ABD ise listede üçüncü sırada yer alıyor. Yüzde 15,3 oranında artışla Afrika ülkelerinin ithalat gerçekleştirdiği ABD’den 2011 yılında 32 milyar 606 milyon dolar değerinde ürün ithal edildi.

Listenin dördüncü sırasında ise yüzde 7,8 oranında artış ve 28 milyar 523 milyon dolar değerinde ürün gönderimiyle Almanya; beşinci sırasında da 22 milyar 105 milyon dolar değeriyle İtalya yer alıyor. Pekin hükümetinin Afrika’nın zengin doğal kaynaklarına ilgi duyan bir ticari güç olarak yükselişi, kıtada az da olsa kaygı uyandırmışa benziyor.

Çinli muhalif eylemci Wei Jingsheng, Pekin’in Afrika’ya yatırımlarının sıklıkla yolsuzluğa bulaştığını söylüyor. Yolsuzluk, ülkelerinde bu duruma zaten alışık olan Çin devleti ve özel şirketlerinin dışarıya yatırım yaparken de yanlarında götürdüğü bir özellik haline gelmiş: “Bu insanlar Çin’de zaten yolsuzluğa bulaşmıştı. Şimdi bunu Afrika’ya taşıyorlar. Bu da Afrika’da halk arasında öfke ve direnişe yol açıyor.”

Wei, yüksek risk içermesinden dolayı Amerikan ve Avrupa şirketlerinin Afrika’ya yatırım konusunda yavaş davrandığını, bunun da Çin’in devreye girmesine neden olduğunu söylüyor: “Afrika Çin’in arka bahçesine dönmüş durumda. Bu da Amerika ve Avrupa’nın Afrika’ya yönelik hatalarını fark etmesine yol açtı. Şimdi durumu düzeltme çabasına girdilerse de, bunu başaracaklarından emin değilim.”

Nijeryalı Profesör Soboyejo’ya göre, çok sayıda Afrikalı, Amerika’nın kıtada daha fazla girişim üstlenmesinden memnun olacak: “Afrikalılar, Amerika’daki birçok şeyi beğeniyor. Amerikan eğitim kurumlarını takdir ediyorlar, çevre koruma çalışmalarından, Amerika’dan gelen ürünlerin kalitesinden memnunlar. Filmlerini ve teknolojisini seviyorlar.”

Profesör Soboyejo, Amerika’nın ifade özgürlüğü ve göçmen dostu politikalarıyla Afrika kıtasında yeni dostlar edinebileceğine, yeni yatırım fırsatları oluşturabileceğine inanıyor: “Amerika’dan yatırım gelmesi ve bağlantılar oluşmasıyla, Afrika gittikçe artan bir şekilde hayati bir ticari ortak haline gelecektir.”

Başkan Obama da bunun için zamanın geldiğini düşünüyor. Ziyareti sırasında Güney Afrika’da konuşan Obama, Amerika’nın Afrika kıtasına yatırım ve ticaretini arttırmaya hazır olduğunu ve Afrika ülkelerinden gelen ithalat ürünlerine gümrük vergisi alınmamasını sağlayan geçici yasayı uzatmayı planladıklarını açıkladı.

* Bu makale, gerekli izinler alınarak, “Africa Time” adlı derginin Kasım sayısından alıntılanmıştır.

SON YAZILAR
İLGİLİ HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.