24 C
İstanbul
Pazar, Eylül 15, 2024

Türkiye- Afrika Medya Forumu Türkiye- Afrika İlişkilerini Güçlendirmeyi Hedefliyor

T.C Başbakanlık Basın-Yayın Ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Genel Müdürü Sayın Murat Karakaya Afrika Times’a verdiği röportajda Afrika ile Türkiye arasındaki ilişkinin kökenlerinde değindi. Türkiye- Afrika ilişkilerini güçlendirmek, sorunları ve fırsatları detaylı bir biçimde tartışabilmek amacıyla hazırlanan Türkiye-Afrika Medya Forumu’ndan bahseden Karakaya, Forum’un çalışmalarını, hedeflerini ve iki ülkenin işbirliğine sağlayacağı katkıları anlattı.

Türkiye-Afrika Medya Forumu ile ilgili başlamak istiyorum. Bu medya forumunu yapmaya nasıl karar verdiniz?

Dünyamızda yaşanan baş döndürücü değişimin hızına paralel olarak dış politika konuları da karmaşıklaşmış ve daha girift bir hale bürünmüştür. Bu değişimin hızına ayak uydurmak ve gerekli adımları zamanında atabilmek, günümüzde karar alıcıların önündeki en önemli sınavlardan birisi haline gelmiştir. Özellikle farklı dış politika dinamiklerinin kesişme noktasında yer alan Türkiye için bölgede çok boyutlu, kararlı ve yapıcı bir dış siyaset takip etmek bir zorunluluktur.

Esasen bir Afro-Avrasya ülkesi konumundaki Türkiye’nin izlediği çok boyutlu dış politika çerçevesinde 1998 yılında Afrika ülkeleriyle siyasal, kültürel ve ekonomik işbirliğimizi derinleştirmek amacıyla “Afrika’ya Açılım Eylem Planı” oluşturulmuştur.

Yine bu bağlamda 2003 yılında Dış Ticaret Müsteşarlığı’nca “Afrika Ülkeleriyle Ekonomik İlişkilerin Geliştirilmesi Stratejisi” hazırlanmış ve hükümetimiz tarafından 2005 yılı, Afrika yılı ilan edilmiştir. Türkiye, 12 Nisan 2005 tarihinde Afrika Birliği’nde gözlemci ülke statüsünü kazanmış ve Afrika ülkeleriyle ilişkilerimizin değerlendirilmesi ve geleceğe yönelik adımların atılmasını tespit etmek için ilave yol ve yöntemlerin belirlenmesi amacıyla 18-21 Ağustos 2008 tarihlerinde İstanbul’da I. Türkiye-Afrika İşbirliği Zirvesi düzenlenmiştir..

Diğer yandan, bir yol haritası niteliğinde olan 2010-2014 yıllarını kapsayan “Türkiye- Afrika İşbirliği Ortak Uygulama Planı”, Aralık 2010’da İstanbul’da düzenlenen Kıdemli Memurlar Toplantısı’nda kabul edilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kamu kuruluşlarından biri olan Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü; uluslararası medyayı yakından izleyerek, karar alma süreçlerini zamanında ve doğru bilgilerle beslemeyi; basının gelişimine, ülkemizin tanıtımına katkıda bulunmayı ve bunlara ilişkin iletişim stratejilerini oluşturmayı kendine misyon olarak benimsemiştir. Dünyada gerçekçi bir Türkiye algısının yerleşmesine, güçlü ve özgür basın ortamının sağlanmasına katkıda bulunan referans kurum olma vizyonu ile çalışmalarına devam etmektedir.

Bu çalışmalardan en önemlileri Genel Müdürlüğümüzün ilgili ulusal ve uluslararası kuruluşlarla işbirliği içinde farklı coğrafyalar temelinde tesis ettiği medya forumlarıdır. Nitekim 21-22 Aralık 2010 tarihlerinde toplanan Türk Dili Konuşan Ülkeler Medya Forumu’nda, 2-3 Mayıs 2011 tarihlerinde toplanan Balkan Ülkeleri Medya Forumu’nda, 30 Kasım-1 Aralık 2011 tarihleri arasında toplanan Türk-Arap Medya Forumu’nda bölgelerde medya sektörünün durumu, ikili bölgesel ve uluslararası ilişkiler, kültürel işbirliğinin bölgede kalıcı barış ve istikrar ortamına katkısı konuları gazeteciler, akademisyenler ve kanaat önderleri tarafından detaylı bir şekilde değerlendirilmiştir. Türkiye’nin Afrika ülkelerine yönelik olarak takip ettiği çok boyutlu dış politikasını ve medyanın toplumlar ve devletler üzerindeki gücünü göz önünde bulunduran Genel Müdürlüğümüz, başta Türk dış politikasına medya sektörünün öncü kurumu olarak destek vermek, Türkiye’nin “Afrika Açılımı”nı ulusal ve uluslararası camiada görünür kılmak ve sektör içindeki işbirliğini arttırmak amacıyla Başbakan Yardımcısı Sayın Bülent ARINÇ’ın himayelerinde, Dışişleri Bakanlığı ve Afrika Medya Girişimi (AMI)’nin desteğini alarak Türkiye- Afrika Medya Forumu’nu düzenlemiştir.

Türkiye- Afrika Medya Forumu’nun bitiminin ardından  sonuçlar nelerdi ve bu hedeflere ulaşabildiniz mi?

Türkiye-Afrika ilişkilerini güçlendirmek, sorunları ve fırsatları detaylı bir biçimde tartışabilmek amacıyla 2011’de hazırlıklarına başladığımız Türkiye- Afrika Medya Forumu  gündemimize aldığımız konularla ilgili olarak bir sonuç bildirgesi hazırlanmıştır. Sonuç bildirgesinde ifade olunan hususlarla ilgili olarak çalışmalarımızı ve fikir alışverişini sürdürebilmek için bir medya  kurulması hususunda da mutabık kaldık.

Türkiye-Afrika Medya Forumu, sonuç bildirgesinde de ifade edildiği üzere başta bölge ülkeleri için ortak bir geleceğin kurulması ve halklarımızın insani kalkınmasıyla ekonomik refahının desteklenmesi yönünde medyanın sahip olduğu gücü arttırmayı, demokratik değerler ile geleceğini yönlendiren ve kültürlerarası hoşgörü ve kardeşlik ruhunu benimseyen barışçıl bir dünya idealini paylaşmayı, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nden Helsinki Nihai Senedi’ne kadar, çağdaş değerleri içeren  belgelerde vurgulanan bir ilke olarak basın özgürlüğünün önemini vurgulamayı, forumdaki katılımcı ülkelerin medya temsilcileri arasındaki  desteklemeyi, bölgesel ve  işbirliğini geliştirmeyi ve demokratik kültürü güçlendirmeyi, forum katılımcısı ülkelerin medya temsilcileri arasındaki dayanışmayı desteklemeyi, bölgesel ve uluslararası işbirliğini geliştirmeyi ve demokratik kültürü güçlendirmeyi, iletişim kanallarının sürekli açık tutulmasını teminen, bölgesel medya istişarelerinin kurumsallaştırmayı ve karşılıklı çıkarların desteklenmesi için ortak bir platform kurmayı, foruma katılan Genel Müdürlüğümüz ile AMI himayelerinde bir gazeteci değişim programı oluşturmayı ve Afrika medya sektörünü geliştirmek amacıyla Afrikalı medya kuruluşlarının teknik donanıma ve diğer kaynaklara erişimlerini kolaylaştırmaya yönelik bir mekanizma oluşturmayı hedeflemektedir..

Türkiye-Afrika Medya Forumu ülkelerin medya kuruluşları arasındaki işbirliğinin gelişmesine nasıl katkılar sağladı?

Türkiye’nin Afrika açılımını destekleyen önemli adımlardan birini oluşturmuş olan Türkiye-Afrika Medya Forumu, Türk ve Afrikalı medya mensupları arasında ilişkilerin gelişmesi için uygun bir zemin teşkil etmiştir. Nitekim forumun hitamında kabul edilen sonuç bildirgesinde de Türkiye -Afrika ülkeleri medya kuruluşları arasında sağlıklı ve süreklilik taşıyan ilişkilerin önemine değinilerek forum ile başlayan işbirliği ve diyalog sürecinin somut adımlarla desteklenmesi kararı alınmıştır. Geleceğe yönelik atılması planlanan somut adımlardan birincisini Türk ve Afrika medya kuruluşları ve mensupları arasında istişarelerin kurumsallaştırılması için ortak bir platformun kurulması, ikincisini Genel Müdürlüğümüz ve AMI arasında bir gazeteci değişim programının oluşturulması, üçüncüsünü ise yine Genel Müdürlüğümüz ve AMI arasında Afrika medya sektörünü geliştirmek amacıyla Afrikalı medya kuruluşlarının teknik ekipmana ve diğer kaynaklara erişimlerini kolaylaştırmaya yönelik bir mekanizma tesis edilmesi oluşturmaktadır. Genel Müdürlüğümüz ve AMI arasında Türkiye-Afrika Medya Forumu ile başlayan ve söz konusu Forumun başarısı üzerine gelişerek devam eden işbirliği süreci AMI’nin her yıl düzenlenen ve geçtiğimiz yıl Senegal’in başkenti Dakar’da 8-9 Kasım 2012 tarihlerinde beşincisi düzenlenmiş olan Afrika Medya Liderleri Forumu’na Başbakan Yardımcımız Bülent Arınç’ın onur konuğu olarak davet edilmesi ile daha ileri bir noktaya gelinmiştir. Anılan ziyarette Genel Müdürlüğümüz ve AMI arasında “Türkiye- Afrika Medya Platformu’nun Kuruluşuna Dair Deklarasyon” ve “Medya Mensubu Değişim Protokolü” imzalanmıştır. Söz konusu ziyaret vesilesiyle Türkiye-Afrika Medya Forumu Sonuç Bildirgesi’nde ifade bulan ve yukarıda bahsedilen 3 somut adımdan ikisi olan Türkiye- Afrika Medya Platformu’nun kuruluşunun deklare edilmesi ve Genel Müdürlüğümüz ve AMI himayesinde bir medya mensubu değişim protokolünün imzalanması gerçekleştirilmiştir.

Medya çalışmalarınız kapsamında Afrika sizin için ne ifade ediyor ve Türkiye-Afrika ilişkilerinin gelişmesinde medyanın yeri neresidir?

Hükümetimizin 2005 yılında başlattığı Afrika açılımı, en başta kültürel bağlar olmak üzere, yapılan anlaşmalar, gerçekleştirilen ve gerçekleştirilmesi hedeflenen projeler Afrika’nın Türk dış politikasındaki önemini göstermektedir.

Bu gerek Türk dış politikasının farklı jeostratejik havzalarda derinleşmesinin gerekse Afrika’nın 21’inci  artan öneminin bir tezahürüdür. Osmanlı İmparatorluğu’nun yükselme dönemine girdiği 15’inci yüzyıldan 19’uncu yüzyıla kadar imparatorluğun Afrika’yla yakın ilişkileri olmuştur. Bu ilişkiler sadece Kuzey Afrika ile devam etmemiş Sultan Abdülaziz’in Ebubekir Efendi’yi 1862 yılında Afrika’ya göndermesi örneğinde olduğu gibi bugünkü Güney Afrika Cumhuriyeti’ne kadar uzanmıştır.

Nijer’in Adagez Sultanlığı’nda Cuma namazlarında Osmanlı sultanlarına hala dua ediliyor olması bile bölgeyle tarihten gelen derin kültürel bağlarımızın bir göstergesidir. Tarihin ancak bir gelecek vizyonuyla anlam kazanan bir birikim olacağına inanan Genel Müdürlüğümüz genç ve dinamik nüfusu, dünyaya açık perspektifi, çoğulcu yapısı, zengin doğal kaynaklarıyla 21. yüzyılda yükselişe geçeceğine inandığımız Afrika ile Türkiye’nin “doğrudan konuşmasına” aracılık etmektedir. Nitekim ülkemize davetlimiz olarak veya kendi imkânlarıyla gelen Afrikalı basın mensuplarının sayısı 2000 yılında 8, 2005 yılında 11, 2011 yılında 83 iken bu rakam 2012 yılında 285’e ulaşmıştır. 2013 yılı itibariyle Dışişleri Bakanlığı’nın 34 diplomatik temsilciliği, Türk İşbirliği Koordinasyon Ajansı (TİKA)’nın bölgedeki 9 koordinasyon ofisi ve 34 ülkede yürüttüğü onlarca projenin yanında Genel Müdürlüğümüz’ün 4 basın müşavirliği ilişkilerimizin gelişmesi için aralıksız çalışmalarını sürdürmektedir.

Bunun yanında Türkiye-Afrika Medya Forumu, 54 Afrika ülkesinden 300’ün üzerinde basın mensubunun bir araya gelmesini temin ederken, Türkiye’nin bölge için dış politika hedefi haline getirdiği siyasi istikrara sahip, müreffeh ve çoğulcu bir Afrika’yı 21. yüzyılda inşa edilmesi hususunda muazzam bir iletişim platformu kurmuş oldu. En önemli işlevleri; enformasyon ve haber aktarmak, bilgilendirmek, eğitime katkı vermek, duyarlılık ve farkındalık yaratmak, kamuoyu ve gündem oluşturmak, insanları dolaylı da olsa birbirleriyle iletişim kurarak toplumsallaştırmak olan medya, Türkiye’nin Afrika’ya açılımı sürecinde şüphesiz hayati bir rol oynamaktadır. Medya toplumları ve bireyleri ortak bir konu, referans etrafında buluşturarak onlar arasında iletişime katkıda bulunur. Türkiye ve Afrika’nın tarihten gelen kültürel yakınlığı medya aracılığıyla ortak bir bilincin oluşmasını sağlayacak ve gelecekte yakın işbirliğinin temelini oluşturacaktır.

Bu makale, gerekli izinler alınarak, “Africa Time” adlı derginin 2014 Kasım sayısından alıntılanmıştır.

SON YAZILAR
İLGİLİ HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.